Deprem gibi bir doğal afetin yol açtığı mağduriyet ve travmadan çocukları uzaklaştırarak yeniden doğayla buluşturan “Fakirdağ”ı okumanın tam zamanı. Zira 5 ay önce yaşadığımız depremin etkisi hâlâ hayatımızın her alanında hissediliyor.
Yazar Saliha Nilüfer, deprem yüzünden büyük bir şehirden küçük bir şehre taşınmak zorunda kalan bir çocuğun keşiflerine odaklanıyor. Evini terk etmek istemeyen ve gideceği yeni yere dair tonla soru ve endişeyle başlayan çocuğun yeni hayatı, belki de eskide kaldı, dediğimiz hikâyelerle dolu. Arkadaşlığın, oyunların, dayanışmanın farklı bir şehre alışmadaki rolünü anlatan kitap, önyargıları da yıkıyor.
Yeni bir yer ve yaşam
Merak duygusu ve keşif ruhuna sahip kahramanımız Derin, yeni taşındıkları Çakırdağ’ı yadırgar ve “Fakirdağ” olarak adlandırır. Bu önyargı apartmanda tanıştığı yaşıtları sayesinde çok kısa bir sürede değişir. Çünkü yeni arkadaşlarının da onun gibi keşif yönü güçlü, dedektif merakı olan, bilgi ve araştırma becericisi yüksek kişiler olduğunu görür. Bir süre sonra “boylarından büyük” işlere bulaşan bu çocuklar iyi bir ekip olurlar.
Aile çocuk ve komşuluk ilişkisi
Eser, aynı zamanda ebeveynlerin de özlediği ve sıklıkla dile getirdiği “Ah o eski günler” denilen küçük şehirlerin yaşamına götürüyor okuru. Çocuklar yerel dil ve lehçelerle tanışırken kekemelik gibi küçük engelleri olan arkadaşlarla iletişim kurarken komşuluk ilişkisinin de önemi belirgin bir şekilde hissediliyor. Yedek anahtarın komşuda olması, birbirine zor günlerde yardım etmek, yoksul olanla dayanışmak, sevinci, hüznü paylaşmak kültürel bir miras olarak yeni kuşaklara aktarılıyor.
Kitapta zaman zaman kuşak çatışması diyeceğimiz tatlı tartışmalara da tanıklık edeceğiz. Büyüklerin sıklıkla yapmış olduğu çocukları dinlememe, söylediklerini ciddiye almama veya gülerek geçiştirmeleri, küçümsemeleri iğneleyici bir dille aktarıyor. Çocukların yaş, boy, kilo vb. durumlarının alay konusu yapılmaması gerektiğini hatırlatıyor.
Doğayı tanıma
Derin’in istemeyerek taşındığı ve kısa bir süre sonra hızlıca alıştığı yeni yaşam yerinde hazırladığı yiyeceklerle geçimini sağlayan yaşlı komşusuyla kurduğu ilişki ve dayanışma örneği yine mahallenin diğer farklılıklarını tanıma, sevme süreci kitabı okumaya değer kılıyor.
Çocuklarda yeni kavram, kelime ve dil hazinesini zenginleştiren eser, defne yaprağından bit ilacı yapma gibi doğanın iyileştirici tarafını sade ve anlaşılır bir şekilde sıralıyor. Leylekgagası, kuzukulağı, katırtırnağı, kuşgerdirmesi, karga iğnesi, adaçayı gibi çok sayıda doğal bitkinin faydalı yönlerini ve çocukların bu bitkileri tanımasına yönelik çabası kitaba değer katıyor. Aslında bir parça büyükşehirlerin stres ve yorgunluğundan uzaklaştırıp küçük bir Anadolu kasabasına yolculuk edeceksiniz.
“Söylesene evin içi nasıldı?, Pakize’den korktun mu?, Fişek neye benziyordu?, Çatıda yarasa yavruları varmış, doğru mu?” gibi soru yağmurunun geçtiği macera dolu kitabı yaz tatilinde keyifle okuyabilirsiniz.
Kitap: Fakirdağ
Yazar: Saliha Nilüfer
Resimleyen: Nezahat Melis Eraydın
Yayınevi: Günışığı Kitaplığı
Okuma yaş grubu: 7-12
