Tarihsel süreç içerisinde çocuğun toplum içerisindeki ve yasalar önündeki konumu büyük bir değişim göstermiştir. İlk çağda alınıp satılabilen köle olan çocuk, Orta çağda küçük yetişkin olarak kabul edilmiş ve yetişkinlerden beklenen görevleri yerine getirmeleri kendilerinden beklenmiştir. Rönesans ve reform hareketlerinin yol açtığı aydınlanma çağı çocuğa karşı hümanist yaklaşımın benimsenmesini sağlamış ancak çocukluğun yetişkinlikten farklı biyolojik bir evre olduğu ve çocukların yetişkinler tarafından korunup gözetilmesi gereken haklarının bulunduğu düşüncesinin yaygınlaşması 19. ve 20. yüzyıllarda mümkün olmuştur.
Çocuk haklarının korunması amacıyla pek çok uluslararası anlaşma ve yasal düzenleme bulunmaktadır. Ancak çocuğun medyada temsili esnasında bilhassa haber yazım ve sunum sürecinde çocuğun özel konumunun dikkate alınmasını amaçlayan çocuk odaklı habercilik yaklaşımının medya ortamlarında sıklıkla göz ardı edildiği bilinmektedir. Bu bağlamda geleceğimizin mimarı olan çocukların medyada nasıl konumlandırıldığının tespit edilmesi bu çalışmanın temel amacını oluşturmaktadır.
Çalışmanın evrenini yazılı basın, örneklemini ise Sözcü, Sabah ve Hürriyet gazeteleri oluşturmaktadır. Çalışma kapsamında çocuk konulu haberlerin medyada temsiline ilişkin örnekleme dahil edilen üç gazete 01.02.2020-01.03.2020 tarihleri arasında bir aylık süre boyunca incelenmiştir. Çalışma sonucunda örnekleme dahil edilen gazetelerde belirlenen tarih aralığında çocuk konulu toplam 183 haber bulunduğu, çocuk konulu haberlerin 129’unun olumsuz, 54’ünün ise olumlu olduğu; çocukların daha çok polis-adliye, kaza ve istismar konulu haberlerde konumlandırıldığı sonucuna ulaşılmıştır.